Hayatımda çok önem verdiğim konulardan biri de ortalamaya gerileme eğrisi. Temel düşünce şudur: Bazı günler çok mutlu olabiliyoruz, bazı günler çok mutsuz olabiliyoruz. Bazen hayat gerçekten zorlayıcı olabiliyor ancak zamanla ortalamaya geçeceğimizi bilmemiz gerekiyor. Bazı günlerde çok mutlu oluyoruz ancak bunun da geçici olduğunun farkına varmamız gerekiyor. Ortalamamız neyse ona yaklaşıyoruz. Bunun farkına vardığımdan beri bir günüm çok iyi geçmesi için uğraşmıyorum. Aynı şekilde kötü geçmesini de düşünmüyorum. Ortalamada durmaya çalışıyorum. Hatta bu ortalamayı her gün biraz daha iyiye çekmeye çalışıyorum. Bu farkındalığı önemli buluyorum. Siz de hayatınızda bu prensibi edinebilirsiniz. Bu yöntemle aylar önce günlüğümde bir alan oluşturdum ve her güne puan vermeye başladım. İlk başladığımda güne 4.5 gibi puanlar veriyordum. Sonra yazmaya, düşünmeye ve üretmeye devam ettim. 4.5 puan 5, 5.5 ve 6 şeklinde çıkmaya başladı. Her günüm çok az daha iyi geçmesi için çalışıyordum. Bunun için diyagramlar çiziyorum ve günlükler tutuyorum. 1 yıldan beri geliştirdiğim diyagram sayfam var. Bu sayfayı yaklaşık 2-3 günde bir eklemeler çıkarmalar yapıyorum. Sonuç: Muazzam. Her gün %1 daha iyi olmanız 1 sene içerisinde 37,78 kat daha iyi olacağınız anlamına geliyor.
Sürekli İyileşme ve Sürdürülebilirlik
Kişisel Gelişim ve Eylem Odaklı Yaklaşım Sevgili okurum, 23 Eylül gününden merhaba. Yazıya geç başladım ancak yine de bugün bitirip sizinle paylaşacağım. Çünkü biliyorum ki bir gün aksatırsam her gün aksatırım. Önceki yazılarımda fikri projeye geçirmekten ve pazarlamaktan biraz bahsetmiştim. Bu yazımda sürekli iyileştirme ve eylem odaklı yaklaşım gibi konulara değineceğim. Uzun zamandır kafamı meşgul eden bir konu var. Sürdürülebilirlik ve sürekli olmak. Eylemlerimizi sürdürülebilir kılmadığımızda başarıya ulaşmamız mümkün olmuyor. Son zamanlarda Atomik Alışkanlıklar kitabını okuyorum....